2025-09-20
11 Eylül 2025'te UBS Securities, "Çin'in Sürdürülebilir Kalkınması - Çin Nadir Toprak Uzmanları Konferansı Özeti" başlıklı bir rapor yayınladı. Konferans, nadir toprak kalıcı mıknatıs endüstrisinde on yıldan fazla deneyime sahip kıdemli uzmanları davet ederek, Çin'in nadir topraklarının pazar yapısını ve bunun küresel tedarik zinciri üzerindeki etkisini derinlemesine analiz etti. Konferans özetinin nihai sonucu: Çin'in küresel nadir toprak rezervlerindeki ve rafine etme sürecindeki baskın konumu, kısa vadede sarsılması pek olası değil.
Ⅰ. Uzun vadede, nadir toprak fiyatları hafif bir yükseliş eğilimi ile istikrarlı kalacaktır.
Toplantı tutanakları, tüm tedarik zinciri perspektifinden bakıldığında, Çin'in nadir topraklardaki baskın konumunun sadece yukarı akış madenciliğinde değil, aynı zamanda "hendek" oluşturan temel rafine etme ve ayırma aşamasında da yansıdığını belirtmektedir. Yapısal talep faktörleriyle birlikte, uzun vadede nadir toprak fiyatlarının hafif bir yükseliş eğilimi ile istikrarlı kalması beklenmektedir.
1.Tedarik tarafında: madencilik %60-70'ini, rafine etme ise %90'ını oluşturuyor.
UBS uzmanları, Çin'in şu anda küresel nadir toprak cevheri üretiminin %60-70'ini sağladığına, ancak daha da önemlisi, rafine etme ve ayırma sürecinde küresel kapasitenin yaklaşık %90'ına sahip olduğuna ve denizaşırı muadillerine göre en az 20 yıl teknolojik bir avantaja sahip olduğuna dikkat çekiyor. Maliyet avantajı da önemli: Çin'in rafine etme ve ayırma maliyetleri, denizaşırı rakiplerinin sadece üçte biri kadar. Bu "teknoloji + maliyet" ikili engeli, küresel nadir toprak tedarikini Çin'e son derece bağımlı hale getiriyor.
2. Talep tarafı: Elektrikli araçlar, rüzgar enerjisi ve robotlar "üç itici güç" oluşturuyor
· Elektrikli araçlar: Her elektrikli araç, çekiş motoru için 3,5 kilogram neodimyum-praseodimyum (NdPr) gerektirir.
· Rüzgar enerjisi: Her rüzgar türbini 600 kilogram neodimyum-demir-bor (NdFeB) kalıcı mıknatısa ihtiyaç duyar.
· İnsansı robotlar ve alçak irtifa havacılığı: Gelişmekte olan alanlar olarak, nadir toprak kalıcı mıknatıslara olan talep hızla artıyor.
Ⅱ. Denizaşırı nadir toprak projelerinin Çin'in hakimiyetini sarsması pek olası değil.
Denizaşırı işletmeler, Çin'in nadir toprak sektöründeki hakimiyetini zayıflatmaya çalışsa da, UBS'den uzmanlar, denizaşırı nadir toprak projelerinin yüksek maliyetler, sınırlı ölçek ve önemli çevresel baskılar gibi çok sayıda zorlukla karşı karşıya olduğuna inanıyor. Bu nedenle, kısa vadede Çin'in konumuna meydan okumaları zor olacaktır.
1. Tipik Örnekler: MP Materials (ABD), Lynas (Avustralya)
· MP Materials: ABD'de stratejik bir proje olmasına rağmen, ticari fizibilitesi sorgulanabilir - rafine etme ve ayırma maliyeti Çin'deki maliyetten en az %40 daha yüksek. Mevcut gerçek ölçek sadece 1.000 ton olup, 10.000 tonluk hedefin çok altında ve hükümet sübvansiyonlarına son derece bağımlı. Uzmanlar, önümüzdeki 5 yıl içinde karlılığa ulaşmanın zor olacağını tahmin ediyor;
· Lynas (Avustralya): UBS Rare Earths analisti, sübvansiyonlar olmadan karlılığını koruyabileceğine ve denizaşırı ülkelerde nispeten rekabetçi bir proje olduğuna inanıyor. Ancak, hala çevresel uyum baskısıyla karşı karşıya ve ağır nadir toprakların tedariki hala Çin'e bağlı.
2. Temel Sonuç: Ağır nadir topraklara olan bağımlılığın kısa vadede değişmesi pek olası değil.
Uzmanlar, denizaşırı projelerin daha çok bir "stratejik yedekleme" olduğunu vurguluyor. Ağır nadir topraklar alanında, Çin'in tedarikteki baskın konumu şimdilik devam edecek - denizaşırı ağır nadir toprak madenciliği ve rafine etme teknolojileri olgun değil ve maliyetler çok yüksek, bu da etkili bir alternatif oluşturmayı zorlaştırıyor.
Ⅲ.Nadir toprak geri dönüşüm alternatif teknolojisi hala sadece teorik bir kavramdır.
Sınırlı nadir toprak arzı bağlamında, geri dönüşüm endüstrisi önemli bir tamamlayıcı haline geliyor. Bu arada, piyasanın endişe duyduğu sözde alternatif teknolojilerin en azından önümüzdeki on yıl içinde önemli bir etkisi olmayacak.
1. Çin, küresel nadir toprak geri dönüşümünün %60'ını oluşturuyor.
UBS uzmanları, Çin'in nadir topraklar için hızla bir "kapalı döngü geri dönüşüm sistemi" kurduğuna dikkat çekti. Şu anda, küresel nadir toprak geri dönüşüm hacminin %60'ını oluşturuyor ve %90-95'lik bir geri kazanım oranına sahip. Ana kaynaklar arasında elektrikli araç motorları, rüzgar türbini kanatları ve elektronik atıklar yer alıyor. Uzmanlar, 2028 yılına kadar nadir toprakların geri dönüşümünün küresel arz talebinin yaklaşık %35'ini karşılamasının ve birincil madenler üzerindeki baskıyı etkili bir şekilde hafifletmesinin beklendiğini tahmin ediyor.
Buna karşılık, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'da, geri kalmış geri dönüşüm teknolojileri ve yüksek çevresel maliyetler nedeniyle, geri dönüşüm endüstrisinin ilerlemesi önemli ölçüde geride kaldı.
2. İkame riski: Hala araştırma ve geliştirme aşamasında, önümüzdeki on yıl içinde gelişmesi pek olası değil
Piyasanın odaklandığı alternatif malzemelerin (ferrit, alniko ve nitrürler gibi) tümü şu anda laboratuvar araştırması aşamasında. Performansları ve maliyetleri, nadir toprak kalıcı mıknatıslarınkiyle rekabet edemez. Uzmanlar, önümüzdeki on yıl içinde alternatif teknolojilerin nadir toprak talebi üzerinde önemli bir etkiye sahip olmasının zor olacağını tahmin ediyor.
Sorgularınızı doğrudan bize gönderin.